Hayatın gürültüsünden uzaklaşmak, ruhunu tazelemek için bir yol arıyorsan, Türkiye'nin en huzurlu köylerine doğru küçük bir kaçamak yapmanın zamanı gelmiş demektir. Şehirlerin karmaşasında kaybolmuşken, gözlerimizi yeşilin her tonuyla, tarihin sıcacık taş sokaklarıyla buluşturan köyler, bizi bir başka dünyaya davet eder. Hadi gel, Ege'nin rüzgarında savrul, Akdeniz'in mavisinde kaybol, Karadeniz’in doğasında huzuru bul. Türkiye’nin turistik köylerine doğru yapacağımız bu yolculuk, senin için bir keşfe dönüşsün.
İzmir’in taş sokaklarına adım attığında, burası senin için sadece bir köy olmaktan çıkacak. Şirince, büyüsüyle saracak seni. Her köşe başında bir tarihi hikaye, her evin kapısında bir dost sohbeti bekler. Ege’nin incisi bu köyde, el yapımı şaraplar ve geleneksel hediyelikler seni sarhoş edecek. Gözlerin, daracık sokakların ardından görünen mavi gökyüzüne kayacak. Her adımda biraz daha eski, biraz daha huzurlu hissedeceksin.
Kaz Dağları'nın eteklerinde, rüzgarın taşıdığı zeytin kokusuyla sarhoş olacağın Adatepe, adeta tarihin ta kendisi gibi. Taş evler, taş sokaklar, her biri birer öykü anlatan bu köy, Ege'nin huzur dolu kalbinde gizlenmiş bir cennet. Zeus’un eski altarı, buraya adım atan her misafire doğanın ve tarihin buluştuğu bir atmosfer sunuyor.
Kapadokya’nın en yüksek noktalarından birine, Uçhisar’a yükseldiğinde, gökyüzüne dokunacak gibi hissedebilirsin. Peribacaları ve kaya evleri arasında kaybolmak, sanki bir masalın içindeymişsin gibi hissettirir. Uçhisar Kalesi’nden manzaraya bakarken, tarihin akışını izlersin. Gökyüzü, seni balonlarıyla süzülen bir masal dünyasına doğru taşır.
Cumalıkızık, taş duvarlarından sarhoş olurken, Osmanlı’nın ilk yerleşim izlerine adım atıyorsun. Evlerin her birinin duvarında tarihin yankıları var. Bu köyde, zaman öylesine yavaş akar ki, kendini bir başka dönemin içinde bulursun. El yapımı reçeller, yerel pazarların kokuları, her biri seni Bursa’nın geçmişine doğru götürür.
Faralya’ya adım attığında, rüzgarın senin için ne kadar serin, güneşin ne kadar sıcak olduğunu hissedersin. Kelebekler Vadisi’nin uçsuz bucaksız manzarası seni beklerken, Akdeniz’in derin maviliğinde kaybolmak da öylesine kolaydır. Gözlerini kapat, doğa sana her saniyede bir huzur verirken, denizin dinginliğiyle ruhun arınır.
Bolu’nun yemyeşil ormanları içinde bir yer var, adını belki daha önce duymadın ama Göynük, senin için bir keşif olmaya aday. Osmanlı dönemi evlerinin arasında gezerken, bir yanda Akşemseddin’in türbesi, diğer yanda derin ormanlar seni selamlar. Göynük, sana tarihin ve doğanın iç içe geçtiği bir huzur sunar.
Safranbolu’ya yakın, Yörük Köyü’ne adım attığında, adeta bir zaman yolculuğuna çıkmış gibi hissedersin. Burada, her köy evinin duvarları sana eski Türk yaşamını anlatır. Yörük kültürünün izlerini sürebilir, köydeki evlerden gelen soba kokularını içine çekebilirsin.
Bodrum’un bilinen kalabalığından uzaklaşmak istiyorsan, Mazıköy tam sana göre. Ege’nin kalbinde, zeytin ağaçlarının fısıldadığı bu köyde, sana sadece doğa ve huzur yeter. Yeşilin içinde kaybolurken, mavinin en güzel tonlarında yüzebilir, köyün bakir koylarında yalnızlığın tadını çıkarabilirsin.
Çıralı, sana sadece deniz değil, tarihin derin izlerini de sunar. Yanartaş’ın yanar dağlarına yakın, bu sakin köyde tarih ve doğa iç içe geçmiştir. Akdeniz’in sularında yüzerken, bir yandan geçmişin efsanelerine doğru yol alırsın.
İstanbul’a sadece birkaç adım uzaklıkta, Ağva’nın doğası seni bekliyor. Göksu Nehri’nin kenarında yürürken, şehrin karmaşasından tamamen uzaklaşırsın. Burada, nehirde tekneyle gezebilir, yemyeşil ormanların içinde kaybolabilirsin. Ağva, sadece bir kaçamak değil, bir arınma yeri.
Türkiye'nin turistik yerleri neresidir?
Bütün dünyaya, Ege’nin gülü, Akdeniz’in incisi, Karadeniz’in hırçın kıyısı! Türkiye’nin turistik yerleri, her adımda seni başka bir masalın içine çeker. Kapadokya’nın peri bacaları, Efes’in antik sokakları, İstanbul’un tarihi sarayları… Ve tabii ki Antalya’nın mavi suları, Bodrum’un beyaz evleri, Çeşme’nin altın kumsalları… Bir köşesinde tarihin, diğer köşesinde doğanın huzurunu bulacağın, her köyde bir başka dünyanın gizemini keşfedeceğin yerler!
2. Türkiye'nin en zengin köyü neresi?
Zenginlik, sadece para ile ölçülmez değil mi? Ama gönülleri zengin, toprakları bereketli bir köy var ki, o da Şirince. Burası, el yapımı şaraplarıyla meşhur, her köşe başında başka bir masal anlatan, taş evleriyle kalp çalan bir köy. Zenginlik, buradaki huzuru ve mutluluğu görmekle ölçülür. Evet, Şirince, topraklarının zenginliğiyle değil, tarihin her damlasıyla…
3. Türkiye'nin en büyük köyü nedir?
Diyarbakır’ın çevresindeki köyler, yer yüzünde büyüklük değil, kimlikleriyle büyürler. Burada, her köy birer tarihin izlerini taşır. Ama bir köy var ki, büyüklükte sınır tanımaz: Bağlar Köyü. Çevresindeki diğer yerleşim yerleriyle birleştikçe, bir dev köy haline gelir. O kadar büyük ki, sadece mekânla değil, yaşamla da büyür!
4. Dünyanın en güzel köyü neresi?
Güzellik, bakış açısına bağlıdır, ama Faralya demeden geçmek olmaz. Akdeniz’in hırçın sularına, her sabah güneşin batışıyla dans eden koyları, dağları ve doğasıyla bu köy, dünyanın en güzel köylerinden biridir. Sanki bir tabloya bakıyormuşsun gibi… Her köşesi bir başka renk, bir başka duygu verir.
5. Türkiye’de en çok turist nerede var?
İstanbul… Bu büyülü şehir, hem Doğu’nun hem Batı’nın bir karışımı, her yıl milyonlarca turisti kucaklar. Ayasofya’nın kubbesi, Boğaziçi’nin mavi suları, Topkapı Sarayı’nın ihtişamı… Dünyadan her yerden gelenler, İstanbul’un huzurlu kalabalığında kaybolur. Turistler, burada bir araya gelir, şehrin kalbinde kaybolur.
6. Ülkemizde turistleri çeken yerler neresidir?
Sadece denizle, güneşle değil; tarihle, kültürle, doğayla da ilham veren yerler var bu topraklarda. Kapadokya, peribacalarıyla, Efes, antik kalıntılarıyla, Pamukkale, beyaz travertenleriyle… Ama bir de Bodrum var ki, gece hayatı, koyları ve şık tatil köyleriyle turistleri hiç yanıltmaz. Her bir köy, kasaba, şehir, kendi masalını anlatır.
7. Türkiye'nin en turistik şehri hangisi?
Tabii ki İstanbul! Eğer turizm bir melodiyse, İstanbul onun başrolüdür. Hem tarihi hem modern yüzüyle, her sokağı başka bir müzik gibi. Bir köşede tarihi camiler, diğer köşede modern alışveriş merkezleri, bir köşede Boğaz’ın huzuru… İstanbul, her gezginin düşlediği şehirdir.
8. Tarihî ve turistik yerlerin isimleri nelerdir?
Dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçileri büyüleyen sayısız yer var Türkiye’de. Efes, Aspendos, Göbeklitepe, Pamukkale ve tabii ki Topkapı Sarayı… Her biri, farklı bir dönemin izlerini taşır. Peribacaları, Mardin’in taş evleri, Nemrut Dağı, Aphrodisias’ın tapınakları da tarihî yerler arasında yeri olanlardan. Birer zaman kapsülü gibi…
9. Türkiye'nin doğal güzellikleri nelerdir?
Bırak doğa, seni sarmalasın! Kapadokya’nın eşsiz peri bacaları, Kaş’ın masmavi denizi, Fethiye’nin Ölüdeniz’i, Bursa’nın Uludağ’ı… Karadeniz, ormanlarıyla, Pamukkale, travertenleriyle, Nemrut Dağı ise büyüleyici manzarasıyla… Türkiye, doğanın kucaklayıcı güzellikleriyle bir cennet. Sadece doğayı değil, o doğada kaybolan huzuru da bulursun.
10. Türkiye'nin en eski tarihî eseri nedir?
Göbeklitepe! MÖ 12 bin yıl öncesine dayanan bir gizem bu… İnsanlık tarihinin sıfır noktası. Bir tapınak mı, bir gökyüzü gözlemevi mi? Kim bilir… Ama tek bildiğimiz, buranın, tarih boyunca şekillenen ilk medeniyetlerin kökenlerinden biri olduğu.